27 Aralık 2016 Salı

Giriş: Türkiye Seçimleri


Türkiye doksan yılı aşkın süredir cumhuriyet olarak tanımlanıyor. Ülkenin demokrasi serüveni ise yetmiş senelik bir periyodu kapsıyor. Amerika gibi çok daha eski demokrasilerle kıyaslanınca hayli genç kalan Türkiye, bu serüven içerisinde iki darbe, dört askeri müdahale ve sonuncusuna geçtiğimiz temmuz ayında şahit olduğumuz altı darbe girişimi ile karşı karşıya kalarak ruhen fazlasıyla yaşlandı.



Ülke darbeler ve müdahalelerle dolu sabıkalı ve engebeli siyasal geçmişine rağmen, yıllar içerisinde bir politik gelenek inşa etmeyi başarmıştı. İlk yıllarda Amerika’daki benzer, iki partinin ağırlığı ile dengelenen Türkiye, devamında Avrupa’daki parlamentolar gibi daha sesli ve renkli bir görünüm kazandı. Son 15 yılda ise, alışılmışın dışında bir paradigma değişikliğine tanıklık ediyor. Ülkede liberal ekonomi, muhafazakar bir toplum görüşünü savunan sağ partiler, her zaman halk tarafından destek gördü ancak son dönemde ülkenin ana akım sağ partisi olan Adalet ve Kalkınma Partisi söylem ve ideoloji olarak geçmişe hiç benzemiyor. Dağ Medya’nın İmam Hatip Liseleri analizinde de görüleceği üzere Türkiye’de siyaset daha önce görülmemiş bir şekilde islamileşiyor, Gülen Hareketi’nin darbe girişimi, Ahmet Mahmut Ünlü gibi tarikat liderlerinin siyasi mitinglere katılması gibi örneklerle de Islamiyet de siyasallaşıyor.


İslam, Hz. Muhammed ile birlikte her din gibi alternatif bir dünya algılaması olarak doğmuş ancak zaman içerisinde siyasi erkle bütünleşerek bir ideolojiye dönüşmüştü. Bu ideoloji birlikte, politikalar, argümanlar ve vaatler islamileşirken; cemaatler, tarikatlar siyasallaştı. Türkiye’de bunun tezahürü, din ağırlık eğitim veren okulların, devlet eliyle yaygınlaştırılması olurken, Mısır ve çevre ülkelerde dini ağırlığı daha yoğun olan Müslüman Kardeşler grubu siyasete dahil oldu. Türkiye İslamiyet’in bu yönüyle, çoğunluğu Müslüman ülkelere oranla daha geç karşılaştı.


Türkiye bu noktaya nasıl geldi, hangi kırılmalar yaşandı? Hangi ideoloji güç kaybetti, hangi siyasi pozisyon eylem olarak değişikliğe gitti? Türkiye’nin 1950’den günümüze tüm genel seçimleri ile seçmen verilerini analiz etmeye çalıştık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder